17.07.2014

BİST, FED, CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ, MOODY'S, IŞİD

Belli süre rahatsızlık geçirmem ve sonrasında yoğun sınavlarımdan dolayı blogtan ve piyasadan koptum. İnsan sağlık problemi geçirdiğinde hayatta ne kadar küçük şeylere üzüldüğünü farkediyor. Hayatta en önemlisinin sağlık olduğunu tekrar hatırlıyor.

Neyse piyasalara dönersek FED cephesinde Yellen
yavaş yavaş faiz yükselteceğinin sinyallerini vermeye başladı. Henüz kesin olarak enflasyon kalıcı iyileşme olmadığından sadece ihtimal olarak belirtiliyor.  Eğer enflasyonu arttırmayı yani tüketimi arttırmayı becerebilirse FED faizleri yükseltmeye başlayacak ve yine bizim gibi kırılgan beşli içerisinde yer alan yüksek cari açığa, enflasyona ve istikrarsız büyüyen ülkelerde tıpkı 22 mayıs FED nasıl tahvil alım programında azaltıma gidişinin sinyalini verdiği zaman yabancı sermaye kaçışı olduysa aynısı bir daha olacaktır. Borsamızın %70’nin yabancılardan oluştuğunu düşünürsek bu gibi durumlarda arada kalmamak için bizim gibi yatırımcılarda piyasayı takip etmeli anında tepki verebilmelidir. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte Yellen’nın söylediği her söz önemli olacaktır.

Türkiye’ye dönersek Tahvil faizlerinin düşmesi ve politika faizlerinin indirilmesiyle ve ayrıca son açıklanan 3 çeyrek büyümede 4’ün üzerinde büyümemiz ile önceden 2,5 olan büyüme tahminin 3.5, 4’e çıkarılmasıyla BIST hedefleri yukarı yönlü revize edilmeye başlandı. Faizlere bakarsak 2 ay sonra faizlerin tekrar yukarı çıkıp çıkmayacağını bilemiyoruz orası biraz riskli. Büyümeye bakarsak evet doğru TCMB tüketimi kısmayı enflasyonu düşürmeyi hedefledi ama görülen o ki çok başarılı olamadı. Büyümenin 3.5, 4 beklenen bir ortamda enflasyonun %8’in altına düşmesi çok zor. Zaten bizim %8 sandığımız enflasyon hesaplamalarında yapılan hileler var..

Milli Piyango bildiğiniz gibi 10 yıllığına özelleştirildi. Alan şirket büyük bir risk aldı. Çünkü yurtdışında birçok örneğini gördüğümüz bunun gibi özelleşen şirketler belli süre devlet tarafından tekrar geri alınıyor. Diğer taraftan bizim gibi az tasarruf yapan bir ülkede yapılan tasarrufların böyle katma değer yaratmayacak şekilde harcanması bir israftır. Yapılması gereken üretimde sanayileşme, sanayileşmede ise sermaye yoğun mallar üretip bunları ihraç etmektir. 2008 krizi özelleştirmelerin serbest piyasa ekonomisinin o kadarda sağlam bir sistem olmadığını gösterdi. Ülkemiz açısından sermayeye muhtacız sermayeye bağımlıyız bu durum karşısında iyileştirici önlemler almadığımız takdirde büyük krizler yaşamaktan istikrarsız bir ekonomiye ve borsaya sahip olmaktan kurtulamayız.

BIST bu hafta PPK’nun politika faizini indireceğinin beklentisi ile yükseliş gösterdi.Beklenen indirim miktarı 0,50. PPK’nın indirebileceği maksimum miktar 0,75 olarak gözüküyor. Daha fazlası için faiz koridoruyla oynaması gerekiyor. Ayrıca enflasyonda hala yeterli bir düşüş beklentisi olmadığından politaka faizinin 0,75’ten fazla indirilmesi yanlış bir karar olacaktır.

Yarın PPK kararı sonrası faiz;

0,50 azaltılırsa kar satışları görülür.

0,75 azaltılırsa ilk yükselir sonra kar satışları görülür.

Sonuç olarak Yellen tarafından faiz arttırım tarihi ile ilgili kesin bir sinyal gelmediği sürece borsada yükseliş trendi bir süre daha devam edeceğe benziyor. 85 bin üzeri ise seçimlerden önce çok zor gözüküyor. Bir yandan 8 ağustos Moody’s resmi değerlendirme yapacak olması, Işid’in tuttuğu rehineleri serbest bırakmaması, 10 ağustosta Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacak olması şu an piyasada görülen riskler arasında. Temmuz ayı sonuna doğru yavaş yavaş nakite geçmek mantıklı gözüküyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder