Belli süre rahatsızlık geçirmem ve sonrasında yoğun
sınavlarımdan dolayı blogtan ve piyasadan koptum. İnsan sağlık problemi
geçirdiğinde hayatta ne kadar küçük şeylere üzüldüğünü farkediyor. Hayatta en
önemlisinin sağlık olduğunu tekrar hatırlıyor.
Neyse piyasalara dönersek FED cephesinde Yellen
yavaş yavaş faiz yükselteceğinin sinyallerini vermeye başladı. Henüz kesin olarak enflasyon kalıcı iyileşme olmadığından sadece ihtimal olarak belirtiliyor. Eğer enflasyonu arttırmayı yani tüketimi arttırmayı becerebilirse FED faizleri yükseltmeye başlayacak ve yine bizim gibi kırılgan beşli içerisinde yer alan yüksek cari açığa, enflasyona ve istikrarsız büyüyen ülkelerde tıpkı 22 mayıs FED nasıl tahvil alım programında azaltıma gidişinin sinyalini verdiği zaman yabancı sermaye kaçışı olduysa aynısı bir daha olacaktır. Borsamızın %70’nin yabancılardan oluştuğunu düşünürsek bu gibi durumlarda arada kalmamak için bizim gibi yatırımcılarda piyasayı takip etmeli anında tepki verebilmelidir. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte Yellen’nın söylediği her söz önemli olacaktır.
yavaş yavaş faiz yükselteceğinin sinyallerini vermeye başladı. Henüz kesin olarak enflasyon kalıcı iyileşme olmadığından sadece ihtimal olarak belirtiliyor. Eğer enflasyonu arttırmayı yani tüketimi arttırmayı becerebilirse FED faizleri yükseltmeye başlayacak ve yine bizim gibi kırılgan beşli içerisinde yer alan yüksek cari açığa, enflasyona ve istikrarsız büyüyen ülkelerde tıpkı 22 mayıs FED nasıl tahvil alım programında azaltıma gidişinin sinyalini verdiği zaman yabancı sermaye kaçışı olduysa aynısı bir daha olacaktır. Borsamızın %70’nin yabancılardan oluştuğunu düşünürsek bu gibi durumlarda arada kalmamak için bizim gibi yatırımcılarda piyasayı takip etmeli anında tepki verebilmelidir. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte Yellen’nın söylediği her söz önemli olacaktır.
Türkiye’ye dönersek Tahvil faizlerinin düşmesi ve politika
faizlerinin indirilmesiyle ve ayrıca son açıklanan 3 çeyrek büyümede 4’ün
üzerinde büyümemiz ile önceden 2,5 olan büyüme tahminin 3.5, 4’e çıkarılmasıyla
BIST hedefleri yukarı yönlü revize edilmeye başlandı. Faizlere bakarsak 2 ay
sonra faizlerin tekrar yukarı çıkıp çıkmayacağını bilemiyoruz orası biraz
riskli. Büyümeye bakarsak evet doğru TCMB tüketimi kısmayı enflasyonu düşürmeyi
hedefledi ama görülen o ki çok başarılı olamadı. Büyümenin 3.5, 4 beklenen bir
ortamda enflasyonun %8’in altına düşmesi çok zor. Zaten bizim %8 sandığımız
enflasyon hesaplamalarında yapılan hileler var..
Milli Piyango bildiğiniz gibi 10 yıllığına özelleştirildi.
Alan şirket büyük bir risk aldı. Çünkü yurtdışında birçok örneğini gördüğümüz
bunun gibi özelleşen şirketler belli süre devlet tarafından tekrar geri
alınıyor. Diğer taraftan bizim gibi az tasarruf yapan bir ülkede yapılan
tasarrufların böyle katma değer yaratmayacak şekilde harcanması bir israftır.
Yapılması gereken üretimde sanayileşme, sanayileşmede ise sermaye yoğun mallar
üretip bunları ihraç etmektir. 2008 krizi özelleştirmelerin serbest piyasa
ekonomisinin o kadarda sağlam bir sistem olmadığını gösterdi. Ülkemiz açısından
sermayeye muhtacız sermayeye bağımlıyız bu durum karşısında iyileştirici
önlemler almadığımız takdirde büyük krizler yaşamaktan istikrarsız bir
ekonomiye ve borsaya sahip olmaktan kurtulamayız.
BIST bu hafta PPK’nun politika faizini indireceğinin
beklentisi ile yükseliş gösterdi.Beklenen indirim miktarı 0,50. PPK’nın
indirebileceği maksimum miktar 0,75 olarak gözüküyor. Daha fazlası için faiz
koridoruyla oynaması gerekiyor. Ayrıca enflasyonda hala yeterli bir düşüş
beklentisi olmadığından politaka faizinin 0,75’ten fazla indirilmesi yanlış bir
karar olacaktır.
Yarın PPK kararı sonrası faiz;
0,50 azaltılırsa kar satışları görülür.
0,75 azaltılırsa ilk yükselir sonra kar satışları görülür.
Sonuç olarak Yellen tarafından faiz arttırım tarihi ile
ilgili kesin bir sinyal gelmediği sürece borsada yükseliş trendi bir süre daha
devam edeceğe benziyor. 85 bin üzeri ise seçimlerden önce çok zor gözüküyor.
Bir yandan 8 ağustos Moody’s resmi değerlendirme yapacak olması, Işid’in
tuttuğu rehineleri serbest bırakmaması, 10 ağustosta Cumhurbaşkanlığı
seçiminin yapılacak olması şu an piyasada görülen riskler arasında. Temmuz ayı
sonuna doğru yavaş yavaş nakite geçmek mantıklı gözüküyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder